28 Nisan 2013 Pazar

ER-REŞÎD



Kullarına doğru yolu gösteren, bütün işleri takdirine göre yürütüp dosdoğru ve bir hikmete göre sonuca ulaştıran. [340]


İşlerinde ve muamelatında hayırlı ve kazançlı tarafı tutabilmek için tedbirli ve uyanık bulunmaktır. Bu da akıl gibi Allah'ın en büyük ihsanı olan hassayı terbiye ederek çalıştırmak ve nefsi, aklın idaresi ve baskısı altına almakla olur. Akıl insanı hayvandan ayırt eden bir kuvvettir. Vazifesi Allah'ın kanunlarını anlamak ve onların hükümlerine göre vücut makinasını idare etmektir. Bu akıl her insanda varsa da işlerini, sözlerini aklının idaresiyle yürütenlere ancak akıllı denir. Yoksa yalnız kendisinde akıl bulunana değil.
Akıl, kalpte bir nurdur ki
Bununla hak ve batıl bilinir.[341]

Değerli Okuyucuma Sunulan Altın Fırsatlar:

 

İsmi Azamdır Demişlerdir.


a) Yatsı namazından sonra 100 defa “Yâ Reşîd” ismi şerifini okuyanın ibadetleri kabul olunur.
b) Hal ve hareketleri kusurlu olanlar günde 1000 defa “Yâ Reşîd” ism-i şerifini okumaya devam ederlerse tedbirde hata etmez hale gelir, kendilerine çeki düzen verirler.
c) Hasan-ı Basri ve Muhyiddin-i Arabi hazretleri ismi azam demişler. Ayrıca;
Caferi Sadık, Şeyh Şibli, Hacı Bayram-ı Veli ve Mecdeddin-i Aksarayi kaddasAllahu sırrahu hazaratlarının da zikridir. İki cihan saadetine erişmek için; yegane ilaçtır. Belki de; hayat iksiridir.[342]

Farenin Bile Emanet Edilmediği Bir Kimseye İsmi Azam Emanet Edilir mi?..


İsm-i A'zam'in kişilere göre değiştiği de bir gerçektir. Hem herkese bu mübarek isim armağan edilmez, çünkü onu taşımak yürek ister. Sıdk ister,  aşk ve vefa ister.
Zannederim şu menkıbe bize güzel bir misal olacaktır:
“Veliler sultanı Zünnun-u Mısrî hazretlerinin bir müridi vardı. Tam bir yıl şeyhin hizmetinde bulunmuştu. Fakat gönlünde bir arslan yatıyordu ki sormayın. Bir gün:
“Ey alem şeyhi, dedi bugüne kadar sizden bir talebim olmadı, şimdi ise bir ricam var. Siz İsm-i A'zamı biliyormuş sunuz. Ne olur onu bana da öğretiniz..”
Ay yüzlü mana piri onun haline gülümsediler ve hiç cevap vermeden yürüyüp gittiler. Aradan tam altı ay daha geçti. Mürit yine isteğinde kararlı! Hep fırsat gözlemekte! Zünnun hazretleri de işin farkında.
Müridin bu dertle bî karar olduğunu görüp duruyorlar. Onu bu sevdadan kurtarmak gerekiyor. Bir gün ona ismiyle nida ettiler:
“Ey Yusuf Can! Ağzını bağladığım şu testiyi al ve Fustat'ta bir dostum var, ona götür, içindeki hediyemi mutlaka ona ulaştır. Sakın ağzını açma ve bu emaneti muhafaza et!”
Başı dumanlı Yusuf ağzı sıkıca bağlı testiyi eline aldı ve yola revan oldu. Bir zaman gitti, gitti ama meraktan da patlamak üzereydi. Kendi kendine.
“Ey Yusuf diyordu, şu testinin bağını çöz ve içine bak. Bir kere nazar etmekten ne çıkar? “
Yusuf Can dediğini de yaptı. Bir kenara oturup testinin ağzını açtı.
O da ne?
Testiden bir fare fırlayıp kuş gibi uçup gitti. Yusuf hayretle kalakaldı. Hem değirmen taşları gibi dönüyor, hem de nida koyuveriyordu:
“Vay akılsız başım, vay!..”
Ne yapabilirdi ki? Boynunu büktü, izi üstü geri döndü ve yüce velînin huzuruna girdi. Eli ayağı titreyerek bir köşeye büzüldü. Zünnun yanağına tombul bir gülücük kondurup ona baktı ve dedi ki:
“Yusuf Can, bir farenin bile emanet edilemediği bir adama İsm-i A'zam nasıl emanet edilir. Oğlum sen bu sevdadan vazgeç de, gönlünü Rabbinin sevdasıyla doldur. O zaman muradın hasıl olur.”
İşte böyle! Herkes o mübarek ismi taşıyamaz. Yani emanete riayet edemez. O sebeble bu isim herkese öğretilmez. Allahu Tealanın güzel isimlerinin daha nice tecellileri vardır. Herkes nasibi kadar alabilir. Ve herkesin ilmi de bir değildir. [343]

Evliyasını Gizlemiştir Evliyası Gizlemiştir


“Ya Rab! Ya Rab!” İsminin de, İsm-i A'zam olduğunu Hz-Aişe radiyAllahü anha haber vermiştir. Kur'an okuyan ve hatim eyleyen o ismi de okur ve bulur, ama bilmez. Bazı eshab-ı Nebi bilirler idi. Bunlardan biri İmam-ı Ali'dir. Cenabı Hak evliyasını gizlemiştir, bütün insanlar birbirine hürmet etsin diye; Kadir gecesini gizlemiştir; bütün Ramazan ayının gecelerini ibadetle geçir sinler, fenalıklardan kaçınsınlar diye; Rıza-i ilahîsi hangi ibadettedir, gizlemiştir; tütün emirlerini tutmaları için.
İsmiA'zamını Kur'an-ı Kerim'de gizledi. Bütün Kur'an-ı Kerim 'i kullarım okusunlar diye.
Biz buraya teberrüken Kur'an-ı Kerim'de zikrolunan doksan dokuz esmayı aldık. Ezberlemeyi ihmal etme. Her halde ezberle. Senin ezberlemene o'nun ihtiyacı yoktur. Senin ise ona ihtiyacın çoktur.
Ezberle de, esmada kalma! Müsemmayı bul. Onu, ezberleyene Cehennem yoktur. Cennet vardır, Resul böyle buyurdu... Ve Es-Sabûr, Es-Sabûr... [344]



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder