1 Mayıs 2013 Çarşamba

EŞ-ŞEHİD



Her zaman ve her yerde hâzır ve nazır. [176]


İki Cihan Saadeti İçin Gerekli Sır:


Cenab-ı Hakkı görür gibi ibadet etmeli; söyleyeceğimiz sözleri, bilerek, tartarak söylemeliyiz. İsyanımız nefsimize, itaatimiz Rabbimize olmalıdır. En güzel savaş insanın kendi nefsine ve tutkularına karşı olanıdır. [177]

Değerli Okuyucuma Sunulan Altın Fırsatlar:


a) İtaatsiz, söz dinlemeyen çocuğun ya da eşin alnından alınan bir saça 1000 defa “Yâ Şehîd” ism-i şerifi okunursa bu kimselerin ahlakı güzelleşir.
b) Çocuğun huyunun güzel olması için sabah namazından sonra çocuk uyurken yüzüne doğru 21 defa “Yâ Şehîd” ism-i şerifi okunup simaya nazar edilir, dua edilir. [178]

Bir Piknik Hatırası


İbn-i Mes'ud (r.a), bazı arkadaşlarıyla Medine civarında pikniğe çıkmışlardı. Oralarda koyun gütmekte olan bir çoban gördüler, çobanı yemeğe davet ettiler. Fakat çoban oruçlu olduğunu söyleyerek özür diledi. Kırlarda yaşayan genç bir çobanın Ramazandan başka günlerde böyle oruçlu bulunması dikkat nazarlarını çektiğinden, yarı latife, yarı da imtihan kastıyla, kendilerine bir koyun satmasını ve koyunun yarı etini de kendisine hediye olarak bırakacaklarını söylediler. Çoban:
Koyunlar benim değildir ve benim koyun satmaya yetkim yoktur dedi. Bunun üzerine asıl imtihan noktasına basarak:
“A Canım! Koyunların sahibine bu hayvan telef oldu deyiverirsin” deyince çoban yüksek sesle:
“Eyva'llah?” demiş ve geçip gitmiştir. (Eyva'llah: Allah nerededir? Yani, O yok mu, bizi görmüyor mu? Demektir.)
Sonra İbn-i Mes'ud bu koyunları sahibinden satın alarak hepsini de çobana bağışlamıştır. Bu suretle çoban kazandığı imtihanın semeresini daha dünyada iken tatmaya başlamıştır. İbn-i Mes'ud ara sıra Medine'de bu çobana rastlayınca ona:
“Eyva'llah?” diye takılır, latife edermiş. Müslümanlık... İşte müslümanlar. [179]


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder